Burada, güncellik her durumda kendini besliyor.20 dakikadan daha kısa bir süre zarfında saat 19:30 da sizlerle buluşacağız. Doğrudan gündemde olan Türkiye’yi konuşmak ve tartışmak üzere Parisdeyiz, Avrupa Birliği'nin yıllık raporu dün yayınlandı, genişlemeden sorumlu komisyon üyesi, Türkiye’nin AB’ye girişiyle ilgili tüm koşulları yerine getirmek adına hale hazırda maddi gelişimlerinin olduğunu kaydetti. Böylece politik düzlemde sizlere takdim edeceğim misafirlerimizle bunlardan konuşacağız:

> Varol Sabetay, Milliyet gazetesi yetkilisi, bu akşam bizimle birlikte olduğunuz için teşekkür ederim.
> Ben teşekkür ederim.
> Riva Kastoryano, Paris Siyaset Bilimi Profesörü ve CERI ( Uluslararası Araştırmalar ve Çalışma Merkezi) Araştırma Müdürü, Siz Türkiye’nin nereye yöneldiğine ilişkin bir tartışma dizisi hazırlamaktasınız ve ilk randevu Paris'te, 21 Ekim günü sizinle bunu konuşma fırsatımız olacak ve daha sonra bir ekonomist, araştırmacı olan Deniz Ünal’a da ben burada olduğu için teşekkür ediyorum ve daha sonra Nedim Gürsel’e iyi akşamlar diliyorum.
> Nedim Gürsel: iyi akşamlar
> Antoine Combery: "Siz yazar ve aynı zamanda CNRS araştırma müdürüsünüz. Son zamanlardaki iki eserle ilgili olarak, biri Seuil’de yayımlanan Allah'ın kızları olarak adlandırılan diğeri ise Türkiye’den bahseden eserler. Avrupa'da yeni bir fikir ve biz bunun kalbindeki tartışmayı gerçekleştireceğiz. Bu akşam siyasetten ekonomiden ve diğer toplumsal olaylardan bahsedecek olsak bile ve hatta spordan çünkü iki ülke arasındaki dün akşamki futbol maçı sportif manadan uzaklaşarak Türkiye-Ermenistan arasında güçlü sembolik bir yükümlülük üzerine almıştır. İnisiyatif alma sırası futbol diplomasisindeydi. Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan için de Türk mevkidaşı Abdullah Gül’ü ziyaret etmek adına bir fırsat doğdu. Bu ikili ülkeleri karşı karşıya getiren bu müsabaka, Türkiye adına 2-0 galibiyetle sonuçlandı fakat aslında asıl durum iki ülkenin ulusal takımınında Dünya Kupasına gidemeyecek